Çocukken bir susma işaretinin peşine gelirdi bu. Bugünse bir ders haline geldi. Özellikle günümüz toplumunda..
Yemek yapmayı bilmeyen birinin yaptığı yemek, dikiş bilmeyen birinin diktiği yırtık, saç kesmeyi bilmeyen birinin kestiği saç …
Bunların her biri en fazla kaç gün devam edebilir?
Bir?
İki?
Saat?
Peki, bir eğitim almadan doktorluk yapmak? Hem de tam bir sene yahu BİR SENE! Bugünkü meselemiz bu.
‘’Gerçek doktorlar yurt dışına gidiyor, onlar da doktorluk yapmıyor orada zaten. Sahteler de bu ülkede mi kalıyor kardeşim? O zaman bu bölümü kapatın onu da ithal edelim!’’
Gördüğüm bir yorumdur. Girmeyeceğim detaya. Son bir haftanın konusu tüm ülkede bu.
Bir yıl boyunca sahte diplomayla doktorluk yapmak!
Hatta bir ameliyata girip dikiş atmak!
Ucuzluk kavramından bahsediyoruz birkaç zamandır. Bitti diyoruz ucuz şeyler. Her şeye zam geldi, pahalı oldu bir anda her şey. Unuttuğumuz şey yine biz olmuşuz demek ki. Gözlerimiz aynadan çok dışarıya bakar olmuş.
Bir insan sağlığı bu kadar ucuz mu? İnsanı da geç yahu bir canlının canı bu kadar ucuz mu! ?
Bir arkadaşım şunu söyledi mesela: ‘’ Arkadaş o zaman bu doktorların bu kadar okumalarına gerek yok. Google’dan baksınlar her şeyin ilacı yazıyor zaten.’’
Geldiğimiz nokta bu mu olacaktı?
Her şeyin başı neydi?
Neydik, ne olduk;
nereye gidiyoruz?
Biraz zihinlerimizi OLUMLU yönde bu sorulara cevap verecek kadar yorabilirsek, belki ‘bir adım’ atabiliriz. Bireysel olarak bir iç muhasebeye ihtiyaç vardır.
Devletimiz için son on yılda ne ürettik, neleri önledik; neye neden olduk…
Bu sorular benim için bir cerihamdır. Hep birlikte cevaplayalım…
Kalın sağlıcakla.
0 Yorumlar