KİMİN İÇİN OKUNUYOR BU EZAN? -köşe - Murat Şah VURAL

KİMİN İÇİN OKUNUYOR BU EZAN? -köşe

 


İrade, akıl etme insanoğluna verilmiş büyük nimetlerdendir.Nitekim hayatımızda çıkan her yol ayrımında bu sistemleri kullanarak tercih etmemiz beklenir.Bu, yol ayrımlarının tümünde olduğu gibi ‘’Din’’ konusunda da böyledir.İnsanlar akıllarının gücü gereğince düşünürler, fikir edinirler ve sonunda da dinlerini seçerler.Dünyamızda doğmuş olduğu çevreden kaynaklı dine inanıp da sonradan din değiştiren insanlar sayılarını arttırmaktalar.Akledip, düşünüp- araştırıp- İslam dinine sonradan girenlere ‘’ihtida, hüda’’ denir.Aynı zamanda din değiştirme olayı diğer dinlerde olduğunda ise ‘’convert’’ denir.İhtida sadece İslam dinine girenlere söylenirken ‘’conversion’’ geniş bir alanı içine alır.Mensubu olduğu dinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmeyen bir kimsenin dine yaklaşması, kendisini ‘’inançsız’’ olarak niteleyen kişinin kendi toplumunun dini kurallarını kabul edip dindar hale gelmesi veya bir dini reddederek başka bir dine inanması ‘’conversion’’ ile karşılanır.

Eğer bir toplumdan maneviyatı çıkarırsanız; ruhu olmayan beş para etmez bireylerle karşılaşırsınız.Bunu tarih açık ve net bir şekilde göstermiştir...

İnandığımız dinin sorumluluklarını yerine getirmek borcumuzdur.Bir dine mensup değilsek de bulunduğumuz toplumun maneviyatına ‘’Saygı’’ göstermek zorundayız.Saygı ve ahlak kelimelerini hayatımızdan çıkardığımızda kocaman bir hiç olarak nitelenmekteyiz.

Tarih 8 Mart 2019 Feminist kadınlar sokaklara indiler ve bütün kinlerini nefretlerini tek bir gecede döktüler.Aslında pankartlarına baktığımızda ‘’siyasi bir neden’’ olarak gözüküyor ama o gün Kadınlar Günü’ydü.. Pankart başlıklarının dikkat çekenleri şu şekildeydi: ‘’Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa’’, ‘’Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’’, ‘’Gelsin isyan, inadına özgürlük’’ , ‘’Cumhurbaşkanı kaç kaç kadınlar geliyor!’’ vb. binlerce pankart! Onlara hak verebilmemiz için bütün Türkiye kadınlarının bu pankartlara onay vermesi gerekmektedir.Ve bu kadınların hepsinin yaşam koşullarına bakılmalıdır…

Yapmış oldukları protesto bir özgürlüğün haykırışı olarak gözükse de yönetime ve topluma başkaldırı olarak nitelenmektedir.Evet, seslerini duyurdular! Hatta sadece Türkiye’ye değil, bütün dünyaya duyurdular.Ama tek ve en büyük şeyi çiğnediler! Allah’a kulluğun temsili namazın davetçisi ezan okunurken ezan sesini bastırmak için alkışlar, ıslıklar o yüce sesi susturmak üzere daha da yükseldi.O sesler yükselirken dış medyada kahkaha sesleri yükseldi.Bir çan kadar değerli değil mi o kadınların gözünde bizim ezanımız? İnsanları körelttiler, yok ettiler.Okumuşluk maskesi altında halkı fesada verdiler! Orada olanların çoğu köklü bir partinin milletvekili.Ezan sesini susturmak için elinden gelen her şeyi yapan birer kadın! İşte bahsettiğim mevzû bu.İnsanları kullandılar o gün.Hiçbir engel tanımadılar!

Neden ezanı susturmak istediler? İslam dininin kadına verdiği değeri bilmediklerinden mi? Hayır.Tam tersine en iyi onlar bildikleri için ‘’sözde kadının sesi’’ oldukları için aradan İslamiyet’i kaldırmak istediler.Tasmalarını kimin tuttuğu belli olmayan bu türlü çalışmaların kimin oyunu olduğu açıktır.Kendilerine hakaret ettirdiler.Yok olmayı, değersiz olmayı tercih ettiler o gün.Tek bir amaç için: ‘’Bugün büyük bir oyun oynayacağız ve Türkiye’de kadının değerini tüm dünyaya göstereceğiz’’ Dediler ve Türk Kadını’nı tüm dünyaya böyle tanıttılar.O akşam evinde oturan kadınlar, caddelerinde mutlulukla gezenler ve ezan okunduğunda o huzura kendini bırakanları hiçe saydılar.Ama onlar istedikleri gibi oyunlar oynasınlar.Bakın duydunuz mu? Hâlâ ezanlarımız hiç kesilmeden okunuyor.O dünya medyası gelsin ve bugün baksın o kadınların yüzlerine…

Bizim söylemek istediklerimiz:

Maneviyatıyla övünen Türk toplumunda en çok ne ses çıkarır diye düşündüğünüzde nitekim maneviyata dokunmak gelecektir aklınıza.Türk olduklarını reddedemedikleri için de İslam dinini reddetmeyi tercih ettiler.Yazıklar olsun! Bunlarca mücadele,  ‘’Allah’’ diyenin hapise girdiği, başörtü takanların zulümlere maruz kaldığı günlerden geldiğimiz noktaya bakın.İşte bu ezanlar Müslümanlar için okunuyor.Özgür bir ülkedeysek ve saygı ve ahlak kuralları gereği hiçbir şekilde dokunma hakkınız yoktur!  Bin yıllık tarihimizde kadına verilen değer hiçbir dünya ülkesinde yoktur.Ve kadınlarımızın vermiş oldukları mücadele de onların yanıtlarıdır.Şanlı Türk tarihinde hiçbir kadın o akşamki gibi kendini hor, değersiz göstermemiştir.Ve asil Türk kadınlarına selam olsun! Onlar benim ülkemin zenginleşmesi için uğraşırken 3-5 kameranın çektiği güya bizden kadınlara ekmek verecek değiliz!

TEK BİR TÜRK KADINI, TÜM DÜNYAYI DEĞİŞTİREBİLİR, DEĞİŞTİRMİŞTİR DE!

Yorum Gönder

0 Yorumlar