Kazananı Olmayan Sınav! - Murat Şah VURAL

Kazananı Olmayan Sınav!

 


                  Kazanmak.. Önceleri bu kavramı duyunca; insanın gururlanacağı, hayatında birtakım olumlu değişiklerin yaşanacağı ve bu sebeple ‘kazanmaya’ giden yolların yorucu olduğunu ve sonunda da buna değeceğini

Sanırdım.

Varoluşsal süregelişimizi süsleyen bu silsileler, elimizde olmayan şekillerde sonuçlanınca ne de anlamlı oluyor öyle!

Saygıdeğer Y.K.S adayları, aziz kardeşlerim.. Bin kez bu saçma sapan kendini ‘kitle gelişim uzmanı, yok bilmem cart curt uzmanı, sınav stres uzmanı’ her neyse işte onlardan duyduğunuz ‘sakın stres yapma, sınavın sonu bahar’ yalanına kanmamanızı tavsiye ederim.

Ülkemiz sınırları içerisinde herhangi bir üniversiteye girdiğinizde o bölüme girmiş tüm herkesle eşit kulvarda yarışa başladınız demektir. Sakın kendinize şunu demeyin: ‘’Ulan* adam Boğaziçi’nde okuyor ben Hakkari’deyim, nasıl eşit olalım?’’

 Hemen anlatıyorum,

Kişi Boğaziçi Üniversitesi’ne girdi diye adam olmaz. Tam tersi sen de Hakkari Üniversitesi’ndesin diye adam değilsin denilemez.  Sen eğer ki bu 4-5-6 (bölümüne göre değişir yılları) yılları doğru bir biçimde tamamlarsan, hiç kimse tutup da senin yerine Boğaziçi Üniversitesi’nde okuyanı talep etmez. Ediliyorsa adalet ve liyakat(bu iki kelimeyi araştırmanı öneririm canım kardeşim) yoktur.

Üniversitede  5-6 yıl derse girsen, kalem kağıt götürsen bile, hatrına mezun ederler zaten. Onu sakın kafaya takma! Kafaya takacağın şey, sıfırdan kendini nereye kadar itebileceğin olmalı. ‘’Bugün şu konumdayım, yıl sonunda bu konumda olmam lazım, o zaman şu bu davranışları kazanabilmem gerekir.’’ Diyebilmek, bence üniversiteyi kazanmaktan daha önemli. Çünkü günümüzde yalnızca adı kalan üniversitelerimizin, madden de manen de bir değeri kalmadı.(LİYAKAT NEDİR? Yazımız çok yakında yayında olacaktır.) Eski lise mezunu gibi oldu açıkçası. Burada kişinin kendini geliştirmesinin ne denli önemli olduğunu görebilmekteyiz.

O yüzden ülkemizin herhangi bir üniversitesinde herhangi bir bölümüne girmiş olmak, o bölümün en yüksek derecesiyle girenle eşit olabilmek için yarışa girmiş olmak demek. Mesela X kişisi birinci olarak girdiği bölümde 2.00 AGNO yapıyorken, Y kişisi sonuncu olarak girdiği bölümde 4.00 AGNO yapıyorsa ve akademik anlamda ilerlemek hedefliyse bu Y kişisi, yarın, dereceyle gelenlerin önünde Profesör unvanıyla ders anlatabilir. Mesele yarışı doğru değerlendirip en yüksek şekilde sonuçlandırabilmekte. Üniversiteler araştırmanın ve bilimin doğuş yuvalarıdır..

Bu yuvalarda kişiler makalelerle ve bilimsel katkılarıyla alanlarındaki literatür boşluğunu doldurmayı hedeflerler. Y.K.S sınavına girmiş kardeşim, şimdiden seni tebrik ederim! İki milyon sekiz yüz bin kişinin girdiği sınavda, bir milyon ve altına girdiysen, ülkemizin en güzel bölümlerinde yerin hazır. Şimdiden alanınla alakalı literatür taraması yapmaya başlarsan senin ve ülkemizin gelişimi adına güzel bir doldurma yapmış olursun.

Kalın Sağlıcakla!

Yorum Gönder

0 Yorumlar